El Secreto de sus Ojos

Campanella’nın en iyi yabancı film oscar’ı da alan filminden çok güzel ve uzunca bir plan sekans, tee Arjantin semalarından usul usul geliyor.

Liman işçileri, babalar ve oğullar

The Wire, 2. sezon 7. bölümden. Limana işçilerin yerine kullanılacak aletlerin gelmesi planlanıyor. Sendika başkanı, iki gözümüz Sobotka da sinirli haliyle…

Maymun Davası

Inherit the Wind, veyahut Maymun Davası. 1960 yapımı, mesele evrim; ortada yargılanan bir öğretmen, bir evrim davası, iki avukat, gerici bir kent var. Şahane klasiklerden.

Söylemeden olmaz; “Ne güzel abimizdin sen Spencer Tracy!”

“Eşit işe eşit ücret”

Yine, Made in Dagenham‘dan…

“Olması gereken bu”

Bir 8 Mart’ı daha geride bırakırken; 1968’de İngiltere’de Ford fabrikasında “eşit işe eşit ücret” talebiyle greve giden kadınların mücadelesini anlatan Made in Dagenham‘dan…

Dog Day Afternoon

Dog Day Afternoon‘dan televizyon sahnesi. Domdom’un isteğiyle:

“Fuck everybody, amen!”

Synecdoche, New York‘tan…

Wristcutters: A Love Story

Tom Waits”in de şereflendirdiği ismiyle müsemma bir ilk film. Sinema kariyerine bu kadar yüksekten başlamak iyi değil derler, yönetmen Goran Dukic’in de 2006 yapımı bu filmden sonra herhangi atraksiyonunu göremedik, hayırlısı bakalım.

Being There

Yazar Jerzy Kosinski‘nin kendi romanından uyarladığı ve tek senaryosu olma özelliği taşıyan büyük film Being There’in finali.

Sobotka…

Wire, 2. sezon 5. bölümden.

“Biz burada yarım düzine yavşakla uğraştık.”